Doç. Dr. Can İlker Demir: Aquafilling uygulamasını vücuttan tamamen temizlemek oldukça zor

Sosyal medya fenomeni Danla Biliç, geçirdiği estetik operasyonlar hakkında pişmanlıklarını dile getirmesi ile gündeme gelen aquafilling uygulamasının su kristallerinin teknolojik işlemlerden geçirilerek jel haline getirilmiş hali olduğunu söyleyen Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Can İlker Demir, “Ülkemizde maalesef orijinallerinden ayırt edilemeyecek düzeyde sahte ürünler var. İçeriği tam bilinmeyen bu ürünlerin kullanılması durumunda risk artıyor. Enfeksiyon, abse gibi durumların ortaya çıkması halinde tekrarlayan ameliyatlarla vücuttan temizlenmesi gerekir; fakat bu her zaman mümkün olamayabiliyor. Çünkü bu dolguyu vücuttan tamamen temizlemek oldukça zor. Bunun bir nedeni, dolgunun yerçekiminin etkisiyle vücutta yer değiştirmesi.” dedi.

Hürriyet’ten İsmail Sarı’ya konuşan Demir “Dolgu olarak vücudun farklı bölgelerinde kullanılıyor. Kalça ve göğüs en sık kullanım alanı olarak söylenebilir. Genel anestezi ihtiyacı olmaması, etkinin anında görülmesi nedeniyle tercih ediliyor. Yine yüz bölgesinde, vücudun çökük olan bölgelerinin düzeltilmesinde de kullanılıyor. İşlem ameliyatsız kalça ve göğüs büyütme olarak piyasada oldukça popüler hale geldi” ifadelerini kullandı.

Bu uygulamanın potansiyel yan etkilerinin asla göz ardı edilmemesi gerektiğine de dikkat çeken Doç. Dr. Can İlker Demir, “Bu riskler, uygulanan dolguya bağlı olabildiği gibi, uygulama tekniğine bağlı olarak da görülebilir. Uygulama esnasında gerekli sterilite şartlarına uyulmaması, yanlış uygulama, fazla uygulama veya yanlış yere uygulama sonrasında oluşan doku reaksiyonları ile enfeksiyona ve vücutta şekil bozukluklarına neden olabilir. Gelişebilecek enfeksiyon sonrası tekrarlayan ameliyatlarla vücuttan temizlenmesi gerekebilir” dedi.

Doç. Dr. Demir, şöyle devam etti:

“Bir diğer konu ise ülkemizde maalesef orijinallerinden ayırt edilemeyecek düzeyde sahte ürünlerin de var olması. İçeriği tam bilinmeyen bu ürünlerin kullanılması durumunda risk artıyor. Enfeksiyon, abse gibi durumların ortaya çıkması halinde tekrarlayan ameliyatlarla vücuttan temizlenmesi gerekir; fakat bu her zaman mümkün olamayabiliyor. Çünkü bu dolguyu vücuttan tamamen temizlemek oldukça zor. Bunun bir nedeni, dolgunun yerçekiminin etkisiyle vücutta yer değiştirmesi.”

TIKLAYIN | Danla Bilic’ten estetik itirafı: Yalvarıyorum kimse yaptırmasın

(Hürriyet)

 

Related Posts

Güneşe dikkat: Alerji vakalarında artış başladı

Havaların ısınmasıyla birlikte güneş alerjisine bağlı şikayetlerde belirgin artış yaşanıyor. Uzmanlar; özellikle güneşe maruz kalan yüz, kol, bacak ve ellerde görülen kaşıntı, kızarıklık ve döküntü gibi belirtilerin ciddiye alınması gerektiğini belirterek, güneşten korunmanın ihmal edilmemesi konusunda uyarıyor.

Havuz keyfiniz zehir olmasın! Ölümcül riskler tehdit saçıyor

Prof. Dr. Alper Şener, hava sıcaklıklarının artmasıyla birlikte artan havuz kullanımına dikkat çekerek, havuzun yanı sıra akarsu yataklarında serinlemeye çalışanlara da uyarılarda bulundu. Prof. Dr. Şener, “Bakteriyel ve paraziter enfeksiyonlar ölümcül olabilir. Bu sularda yaşayan bazı parazitler burundan girerek beyne ulaşabiliyor” dedi.

Milimetrik boyuttaki tümörler artık net şekilde görülecek

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Sağlık, Uygulama ve Araştırma Hastanesi’nde onkolojik, nörolojik ve kardiyolojik alanlarda tanı ve evreleme süreçlerini daha güvenilir hale getirecek “PET/BT” cihazı hizmete alındı.

Kene vakalarında artış: Uzmanlar uyardı

Yaz aylarında artış gösteren kene vakalarına karşı uzmanlar uyarıyor. Özellikle Tokat, Sivas, Çorum ve Erzurum’da görülen Kırım Kongo Kanamalı Ateşi ölümcül olabiliyor. Uzmanlar, korunmak için açık renkli, uzun kıyafetler giyilmesini ve kene görüldüğünde sağlık kuruluşuna başvurulmasını öneriyor.

Zihnin sessiz çöküşü: Alzheimer’ın erken ayak sesleri

İsimler karışır, eşyalar kaybolur, zaman silikleşir. İlk önce sadece unutkanlık zannedilir ama aslında beyin, sessizce çözülmeye başlamıştır. Her 3 saniyede 1 kişiye alzheimer tanısı konuluyor. 65 yaş üstü her 9 kişiden 1’i bu hastalıkla yaşıyor. 2050’de dünya genelinde 153 milyon hasta bekleniyor.

Yaşlanmayı tersine çevirebilecek 6 yiyecek bulundu

Yaşlanmayı durdurmanın anahtarı sandığınızdan daha yakın olabilir. Yeni bir araştırma, doğal ve bitki bazlı beslenmenin hücresel yaşlanmayı yavaşlattığını gösterdi. Bilim insanlarına göre, doğru besinlerle vücut biyolojik yaşını geriye alabilir.