Dizdeki Kireçlenme İçin 6 Tedavi Şekli

Dizdeki Kireçlenme: Uzmanların Önerileri

Dizdeki kireçlenme rahatsızlığı, hem yaşam kalitesini düşürebilen hem de çalışma hayatını olumsuz etkileyebilen bir durumdur. Uzmanlar, bu konuda önemli açıklamalarda bulundu.

Diz osteoartriti olarak da bilinen kireçlenme, diz eklemindeki kıkırdakta meydana gelen hasar sonucu kemiklerin sürtünmesiyle ortaya çıkar. Bu durumda ağrı, şişlik ve sertlik gibi belirtiler görülebilir.

Peki Dizdeki Kireçlenme Nasıl Tedavi Edilir?

Fiziksel Tıp ve Robotik Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. Mustafa Çorum, bu konuda şu bilgileri verdi:

  • ILAÇ TEDAVİLERİYLE AĞRI YÖNETİMİ

Nonsteroid Antiinflamatuar İlaçlar (NSAID’ler): Diz osteoartritinde en yaygın kullanılan ilaç grubu olan NSAID’ler, iltihabı azaltarak ağrıyı gidermede etkilidir. Bu ilaçlar, doktor kontrolünde ağızdan veya topikal olarak kullanılabilir.

Ağrı Kesiciler ve Analjezikler: Parasetamol gibi ilaçlar, hafif ve orta şiddetteki ağrıların yönetiminde tercih edilir ve yaşam kalitesini artırmaya yardımcı olur.

FTR ve Egzersiz Programları

Kişiye Özel Fizik Tedavi Yaklaşımları: Fizik tedavi, kasları güçlendirerek ve eklem çevresindeki destek dokularını koruyarak dizdeki baskıyı azaltmaya yardımcı olur. Fizik tedavi uzmanları tarafından düzenlenen egzersiz programları, esnekliği artırır ve hareket kabiliyetini geliştirir.

Su Terapisi ve Düşük Etki Egzersizleri: Su içinde yapılan egzersizler dizdeki eklem hasarını azaltırken hareketi kolaylaştırır. Ayrıca, yoga ve pilates gibi düşük etkili aktiviteler eklem sağlığını destekleyebilir.

Diz Enjeksiyon Tedavileri

Kortikosteroid Enjeksiyonları: Akut ağrı durumlarında tercih edilen kortikosteroid enjeksiyonları, dizdeki iltihabı ve ağrıyı azaltmada önemli bir rol oynar. Ancak uzun süreli kullanımı eklem yapısında değişikliklere yol açabileceğinden sınırlı periyotlarla uygulanması tavsiye edilir.

Hiyalüronik Asit Enjeksiyonları: Eklem sıvısını artırarak diz içindeki sürtünmeyi azaltan bu enjeksiyonlar, hareket kabiliyetini iyileştirmeye yardımcı olabilir.

  • PRP:

PRP (Trombositten Zengin Plazma) diz kireçlenmesinin erken dönem tedavisinde etkili bir yöntemdir. Kanın santrifüj edilerek oluşturulan bu plazma sıvısı, diz ekleminde enjekte edilerek tedaviyi tamamlar.

Eksozom ve kök hücre tedavileri de yenilikçi yaklaşımlar arasında yer almaktadır. Bu tedaviler, dizdeki hasarı onarmaya ve ağrıyı hafifletmeye yardımcı olabilir.

Dize Ozon Tedavisi

Ozon tedavisi, eklemlerin korunmasına ve yenilenmesine destek olabilir. Bu tedavi, ağrıyı azaltırken eklem hareketliliğini artırabilir ve hastaların yaşam kalitesini iyileştirebilir.

  • CERRAHİ VE MİNİMAL İNVAZİV YAKLAŞIMLAR

Artroskopik Cerrahi İşlemler: Erken evre hastalarda, minimal invaziv artroskopi uygulamaları hasarlı dokuların temizlenmesinde etkili olabilir.

Total Diz Protezi (TDP): Hastalığın ileri evrelerinde, total diz protezi ameliyatı hastaların yaşam kalitesini iyileştirebilir.

  • DESTEKLEYİCİ VE YAŞAM TARZI DÜZENLEMELERİ

Kilo Kontrolü ve Beslenme: Fazla kilonun kontrol altına alınması, diz osteoartriti semptomlarını hafifletebilir.

Eklem Destekleyici Cihazlar ve Ortez Kullanımı: İleri evre hastalarda, diz stabilitesini artırmak için destek cihazları ve ortez uygulamaları önerilebilir. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)

Related Posts

Kalp gribi mi kalp krizi mi: Aman dikkat nezle gibi başlayıp krize dönüşmesin

Medipol Sağlık Grubu’ndan Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Bilal Boztosun, özellikle genç ve orta yaşlarda daha sık görülen kalp gribine (miyokardit) karşı önemli uyarılarda bulundu. Üst solunum yolu enfeksiyonlarının ardından göğüs ağrısı, nefes darlığı ve çarpıntı şikayetlerinin devam etmesi halinde mutlaka bir uzmana başvurulması gerektiğini belirten Prof. Dr. Boztosun, erken teşhisin hayati önem taşıdığını vurguladı.

Uzmanlardan kalbi ve böbreği etkileyen ‘kardiyorenal sendrom’ uyarısı

Türk Böbrek Vakfı (TBV), Türk Kalp Vakfı ve Türk Nefroloji Derneğince “kardiyorenal sendrom” olarak adlandırılan hem kalbi hem böbreği olumsuz etkileyen sağlık sorunlarına dikkati çekildi.

İç Dünyamız Artık Görülüp Ölçülebiliyor!

Zihin, beyin ve bedenin ayrı ayrı değil, bir bütün olarak işlev gördüklerini belirten uzmanlar, aralarındaki uyumun, sağlıklı bir yaşamın temeli olduğunu ifade ediyor. 

Ebeveynler dikkat; “Sınavlar öncesinde evlerde sınavı konuşmayın!”

Ebeveynler dikkat; “Sınavlar öncesinde evlerde sınavı konuşmayın!”

16 yaşındaki çocuğun bağışlanan organları 6 kişiye umut oldu

Samsun’da motosiklet kazası sonucu kaldırıldığı hastanede beyin ölümü gerçekleşen 16 yaşındaki Iraklı çocuğun bağışlanan organları 6 kişiye umut oldu.

Zayıflar daha uzun yaşıyor! Uzmanı uyarı: Çok yemek tümörü besliyor

Geçmişten günümüze halk arasındaki yaygın inanışa göre, yemek yendikçe vücut direnci artar ve hastalıklara karşı güçlenilir. Oysa bilim bunun tam tersini söylüyor. Tıbbi Onkoloji ve Hematoloji Uzmanı, Onkolojik Bilimler Koordinatörü Prof. Dr. Necdet Üskent, kontrollü açlığın kanserli hücrelerin büyümesini durdurduğunu ve küçülmesini desteklediğini söylüyor.